2015’te, Amy, sevdiği yiyeceklere ve günlük kokulara karşı ciddi alerjik reaksiyonlar yaşamaya başladı.
İngiltere’deki evinde, altı ay boyunca sadece sığır eti, armut, kabak ve pirinç yiyebildiğini ve bu yüzden yetersiz beslendiğini belirtti.
Amy, “Karnım acıktığında ne yiyeceğime karar vermek tamamen şansa bağlıydı. Bu yüzden deneme yanılma yöntemiyle ilerledim” dedi.
Vücudu o kadar hassaslaşmıştı ki, sadece patlıcan, pirinç, armut ve dana eti yiyebiliyordu.
Karbonatlı su, oda spreyleri, sıcak ve soğuk gibi şeylere de alerjisi olduğunu keşfetti. Ancak, doktorların ve hemşirelerin ona inanmaması durumu daha da zorlaştırdı.
“Alerji kliniklerine gönderildim, ancak alerjim olmadığı, bunu uydurduğum söylendi. Acil servis personeli, kendimi kasıtlı olarak zehirlediğimi veya akıl sağlığı sorunlarım olduğunu düşündü. Ancak gerçekten bir şey yersem hastaneye kaldırılıyordum” diye anlatıyor Amy.
Yüksek lisansını yaparken, fıstık ve limonlara tepki vermeye başladığında bir sorun olduğunu fark etti.
Domates yedikten sonra ise anafilaktik şoka girdi.
Alerji atakları devam etti ve 50 gün boyunca sürdü. Londra’daki eğitimini bırakmak zorunda kaldı ve ailesinin yanına taşındı.
“Kariyerim yarım kaldı ve çalışamamak beni üzdü. İşe dönmeyi denedim ama başaramadım” diyor Amy.
2017’de mast hücre aktivasyon sendromu teşhisi kondu. Ayrıca, Crohn hastalığı ve Ehlers-Danlos sendromu gibi bağ dokusu hastalıklarından da muzdaripti.
“Mast hücrelerim sürekli aktif durumda ve vücudumun her yerinde şişlik, kızarıklık ve nefes alma sorunlarına neden olan kimyasallar salgılıyor. Bu, tüm organlarımı etkiliyor. Karaciğerim, dalağım, mesanem zarar gördü. Kalp sorunlarım, saç dökülmesi, diş aşınması, ayak ve elde nöropati yaşadım” diye açıklıyor Amy.
Yıllar sonra, ailesinin ve yakınlarının desteği, beslenme yönetimi ve inflamasyonu azaltma çabaları sayesinde, normale dönüş yolunda büyük ilerleme kaydetti. Stresi azaltarak en kötü alerjilerini kontrol altına aldı.
Birçok denemenin ardından, dengeli bir diyetle beslenmeye başladı.
Amy şunları dedi:
“Birçok deneme, beslenme düzenlemeleri, stresi azaltma ve inflamasyonu kontrol altına alma çabaları sonucunda, mimarlık alanında yüksek lisansımı tamamladım ve işe başladım. Günlük rutinime yavaşça daha fazla yiyecek ekleyerek güç kazanıyorum. Hiç bu kadar iyi hissetmemiştim. Daha önce hiç bu kadar sağlıklı olmadığımı düşünüyorum”
